15 Mayıs 2010 Cumartesi

Sana canım diyebilmek…
Uzakta olsan da canım olabilmen…
Hatta delicesine özlenmen…
Oysa daha bakmadım gözlerine
Tutmadım ellerini
Hangi yemeği sevdiğini bilmem
Hangi rengi sevdiğini meselâ..
Denizi sever misin?..
Kıyıdaki kayıkları seyreder misin?..
Balık sever misin?..
Salaş bir yerde balık yer misin benimle?..
Yürümeyi sever misin?..
Hele el ele…
Kekik ile aran nasıldır meselâ?..
Benim kekik kokulum olmak ister misin?
Zeytin?..
Şöyle zeytin ağaçlarını ortasında kalsan
Mutlu olur musun?..
Benimle mutlu olmak ister misin?..
Peki ya kıyıda çakıllar üzerinde dolaşmak
Denizle dalaşmak?..
Hoşuna gider mi?..
Sevişsek seninle o çakıllar üzerinde
Bedenim sen olsa
Senin bedenin bana aksa…
Hayali bile güzel değil mi?..
Sana canım diyebilmek…
Ta uzaklardan
Özleyebilmek cesaretle
Hayatın tüm vahşiliğine inat
Benimsin diyebilmek
Ne güzel şey…

yorgun ve kırgınken hâlâ canım diyebilmek… inatla…

e.
2010 bahar

Hiç yorum yok: