28 Nisan 2010 Çarşamba

Daha yeni yeni ısınmaya başlayan
ve bahara göz kırpan bir banka oturdular
Kadın adamın omzuna yasladı başını teklifsizce
Adam sokuldu yavaşça yanına ve
kadının saçlarına bıraktı kendini memnuniyetle
Denizin kokusunu karıştırmadan kokladı saçlarını
Ne parfüm, ne de yıkandığı sabunu
Kadının doğal kokusuydu duyduğu
Şefkate açılan kapıydı
Huzurun doyasıya yaşandığı bir andı bu…
Sustular
İkisi de ileri doğru baktılar bir süre
Denize doğru…
Belki denizin iyot kokusuydu onları susturan
Ya da kıyasıya esen rüzgâr
Ama bilinen bir şey vardı
Mutluydular o an…
Biliyorlardı, kalkacaklardı birazdan
Kalkıp gideceklerdi karanlıklarına
An önemliydi
Biraz daha sokuldular birbirlerine
Şimdi güzeldi
Şimdi mutluluktu
Şimdi isimsiz bir sevdaydı yaşadıkları
Bu yüzden sustular…
Adam huzurluydu kadının başı göğsündeyken
Bu kadın öylesine başkaydı ki
O göğüste sessizce dururken
adamı daha da mutlu ediyordu
Daha da sarhoş…
Böylesi bir mutluluğu hak ettim mi diye düşündü adam
Ne fark eder
Mutluydu ya o an
Kime ne
Hatta kendine ne
Mutluydu…

ne güzeldir deniz kokusuyla beraber koklanan saçların kokusu…

e.
2010 bahar

Hiç yorum yok: